28 Eylül, Pazar
Yeni Demokrasi Gazetesi
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Anasayfa
  • Güncel
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Kadın
  • Gençlik
  • Çevre
  • Kültür Sanat
  • Yazılar
    • ANALİZ
    • ANI – ANLATI
    • BİLİM
    • ÇEVİRİ
    • İZLENİM
    • KADIN
    • KOLEKTİF DOĞRULTU
    • MAKALE
    • MEŞA AZADÎ
    • POLİTİK – GÜNDEM
    • TARİHSEL BELLEK
  • Tüm Haberler
Yeni Demokrasi Gazetesi
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle

Anasayfa » Haklı Direnişlerin Bilincini Kuşanalım

Haklı Direnişlerin Bilincini Kuşanalım

23 Eylül 2025
içinde Güncel, POLİTİK - GÜNDEM, Yazılar
Facebook'ta PaylaşX'te PaylaşWhatsappTelegram
Google Haberler Google Haberler Google Haberler
ADVERTISEMENT

AKP-MHP ittifakı, devlet erkinin tüm mekanizmalarını kullanarak CHP’yi ve içerdeki klik mücadelesinin yarattığı çatlakları hedef alan bir saldırı düzeni örgütlemiş ve bunu aralıksız, her seferinde yeni araçlarla işletmektedir. CHP belediyeleri şantaj, tehdit ve tutuklamalarla abluka altında tutulmaya devam ediyor.

AKP, belediye başkanlarını devşirmek için tutuklama tehditlerini bir araç olarak kullanırken belediyelere yönelik operasyonlar eşgüdümlü bir şekilde yürütülmektedir. Belediye meclislerindeki güç dengeleri değiştirilerek bazı belediyelerin kontrolünün el değiştirmesi hesaplanmaktadır. Tehdide boyun eğenlere törenle AKP rozeti takılırken istifa etmeyenler için hapishanelere ring araçları hazırda tutulmaktadır.

AKP’nin baskısı belediyelerle sınırlı değil; CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ve 21. Olağanüstü Kurultaylarının iptali üzerinden de bir baskı mekanizması işletiliyor. İstanbul İl Kongresinin iptali ve Gürsel Tekin’in “kayyım” atanmasını içeren mahkeme kararı, zaten uzun süredir varlığı açığa çıkmış olan parti içi klik çatışmasını daha da tırmandırmıştır.

CHP, tüm bu saldırılara mitingler düzenleyerek yanıt vermeye çalışıyor ve bu mitingleri pazarlık gücüne dönüştürmeye odaklanıyor. Ancak kurultay süreci üzerinden yürütülen tartışmalar, faşist düzenin sınırları içinde hareket eden CHP muhalefetinin çıkmazını bir kez daha gözler önüne seriyor. Özgür Özel’in “Sokakları karıştırma niyetinde değiliz; haneye tecavüze mâni oluyoruz” açıklaması, CHP’nin niyetinin “genel demokrasi için direniş” hattı oluşturmak değil, kendi küçük klikleri için demokrasi talep etmek olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Halk kitlelerine, halkın örgütlenmesine, iktidarlaşmasına yönelik cumhuriyet boyunca gerçekleşen saldırıların sorumluluğunu taşıyan CHP’nin veya onda temsil olan egemen sınıfların bu tür demokrasi arayışı ne yenidir ne de bununla sınırlı kalacaktır. Bugüne özgü olan sadece aynı öze sahip olsalar da isimlerdir.

“Mutlak butlan” iddiasıyla açılan dava, mahkemenin 24 Ekim’e ertelemesiyle sürecin belirsizliğini derinleştirmiştir. Delegelik tartışmaları, oy kullanma usulsüzlükleri ve parti içi klik dalaşı, CHP’nin “halk muhalefeti” üretme kapasitesinden ne kadar uzak olduğunu gözler önüne sermektedir. Parti, kendine yönelen saldırıları engelleme çizgisinde dahi başarılı olamamaktadır. Bütünlük gösterememesi ve saf değiştirmeleri durduramaması saldırının dozunu artırmaktadır. Bu durum, baskılara karşı büyüyen öfke ve tepkinin CHP tarafından dizginlenmesini gerekli kılmaktadır. CHP, bu öfke ve tepkiyi ehlileştirmek için ciddi bir mesai harcamaktadır.

CHP’nin içine düştüğü bu tablo, bir yanıyla iktidarın yargı sopasını sallamasının sonucu; diğer yanıyla ise faşist düzenin muhafızlığındaki kararlılığın bir ifadesidir. Faşist kliklerin muhalefetindeki bu kısır döngü, emekçi halkın gerçek kurtuluşunun bu partilerde değil, kendi örgütlü mücadelesinde yattığını bir kez daha göstermektedir.

Tayyip Erdoğan liderliğindeki saldırının dozunu belirleyen unsur, hiç kuşkusuz değişen güç dengeleridir. AKP, kitleler nezdinde güç kaybediyor ve son seçimlerde ikinci parti konumuna düşmüş olsa da hâlâ lehine olan güç dengelerine dayanarak rakip kliği zayıflatma peşindedir. AKP-MHP ittifakı içinde “çözüm” sürecinde, devlet kadrolaşmasında ve pastanın paylaşılmasında yaşanan ciddi çatlaklar, CHP’ye yönelik saldırılarda ortak hareket etmelerini engellememektedir. MHP’deki “yeni bir paralel yapı oluşturuluyor” çıkışları ve Habertürk’ün sahibi Can Holding’e yönelik operasyon, bu kliğin iç mücadelesinde de bir dip dalganın yaşandığını göstermektedir.

EMPERYALİZME UŞAKLIĞIN ÖDÜLÜ

Tayyip Erdoğan için bugün en büyük avantaj, ABD emperyalizminin ekonomik ve siyasî yönelimlerinde oynadığı belirleyici işlevidir. Trump’ın gözünde, görevlerini yerine getirme yeteneğine sahip bir “iyi lider” olarak görülmektedir. Özellikle emperyalistler arası çelişkilerin yoğunlaştığı, Doğu Avrupa’dan Balkanlar’a, Orta Doğu’dan Kafkasya ve Afrika’ya, Uzak Asya’dan Latin Amerika’ya kadar saldırganlığın belirginleştiği bu şartlarda, Türkiye “Erdoğan liderliğinde” emperyalizm için güvenilir ve işlevsel bir araç niteliğindedir.

Tayyip Erdoğan liderliğinde faşist TC, Kafkasya, Afrika ve Orta Doğu’da NATO’nun vurucu gücü olmaya hazır olduğunu ispatladığı gibi, Doğu Avrupa’da da benzer bir rol için biçilmiş kaftan olduğunu göstermektedir. Orta Doğu’nun Filistin, Lübnan, Irak, Yemen, İran ve Suriye’de yoğunlaşan çelişkilerle savaş ikliminde yeniden şekillenme sürecine de TC en konsantre yaklaşıma sahiptir. Bu eksende Kürt meselesine biçim verme rotasına girmeye çalışırken gerici siyasî hegemonyasını güçlendirmek temel hedeftir. Bölgede bunu yapmanın yegâne yolu ise ABD’nin yönelimine uyumlanmakla ifadesini bulur.

Suriye meselesi, Türkiye için olduğu kadar ABD açısından da kilit öneme sahiptir. Siyonist İsrail ile Suriye konusundaki gerginlik, ABD’nin bölgede tek bir seçeneğe sahip olmadığını gösteriyor. Türkiye’nin içeride “Kürt barışı” politikası ile SDG’yi Şam hükümetine razı etme çabası, özerkliğe karşı gösterdiği direncin bir sonucudur. Colani ve HTŞ’nin zayıf konumu, cihatçı-Arap şovenizminden etkilenen bir çizgiye dayanmakta; çok uluslu ve inançlı Suriye’de Türkiye’nin istediği birliği ve buna dayalı bir geleceği sağlamayı olanaklı kılmamaktadır. Bu yaklaşımın başarısı için Türkiye, Siyonizm ile belli düzeyde gerginlik yaşamayı göze almaktadır.

DAVA GAZZE’DE METFUN OLMAYACAK, DİRENİŞ KAZANACAK!

Gazze’de direniş sürüyor; ezilenin kurtuluş savaşı, direnişin bayrağı altında devam ediyor. Haklı direniş halen ayakta, ancak saldırılar her geçen gün daha pervasız hâle geliyor.…  Siyonist İsrail’in bölgede haritaları değiştirmeye ve var olan statüyü dönüştürmeye odaklandığı artık açıktır. Özellikle genişlettiği yeni sınırlar ve Orta Doğu’yu daha parçalı duruma getirme hedefi dikkat çekmektedir. İsrail’in amacı, tüm Filistin’i işgal etmek ve Gazze’de soykırımı, burayı insansızlaştırarak tamamlamaktır.

Türkiye’nin Filistin davasına “duyarlılığı” ve İsrail’e tepkileri ise Suriye ve bölgedeki pazarlıklarda elindeki kozlar niteliğindedir. Siyonist İsrail, Trump’ın desteğiyle 16 Eylül’de tüm Gazze’yi işgal ederek insansızlaştırmayı hedefleyen yeni bir saldırı dalgası başlatmıştır. 7 Ekim’e giderken Gazze’de “Filistin davası burada metfundur” mesajını vermek istemektedir.

16 Eylül’deki “Gideon’un Savaş Arabaları 2” saldırısı öncesinde Hamas’ı destekleyen herkesin düşman görüleceği mesajı, ABD’nin CENTCOM merkez üssünün bulunduğu Katar’da, Hamas yöneticilerine yönelik saldırı girişimleriyle de desteklenmiştir. Bu saldırı, Siyonistlerin Gazze soykırımından geri adım atmayacağını tüm dünyaya göstermesi anlamına gelmektedir.

Arap ve İslam İş Birliği Örgütü’nün Doha Toplantısında saldırı kınanmış, “iki devletli çözüm” de saldırıya karşı bir “misilleme” olarak gündeme gelmiştir. Bu çağrı, aslında Filistin davasının teslim alınması ya da teslim edilmesi anlamına gelmektedir. Katar, Mısır ve Türkiye gibi Hamas ile irtibatta olan güçler, bir yandan İsrail’i kınarken diğer yandan Hamas’ı teslim olmaya ikna etmek için bu saldırıyı araçsallaştıracaklardır. Başından beri ABD uşağı olan bu devletlerin görevi, Hamas’ı teslimiyet koşullarına razı etmektir. Filistin halkı emperyalizmin ve Siyonizm’in soykırım saldırısı altındayken gerici bölge devletleri Gazze için “hicret” gibi alternatiflerle “çözme” yaklaşımının ötesine geçememektedir.

Aksa Tufanı’nın 2. yıl dönümü yaklaşırken Siyonizm sürdürdüğü soykırımı Gazze’nin mutlak işgali ile taçlandırma hevesindedir. Bu pervasız saldırganlık, Aksa Tufanı’nın yarattığı korkuya işaret eder. Aksa Tufanı, tabuta konmuş Filistin davasının nefesi, direnci ve direnme azmi olmuş; ezilenlere ilham, egemenlere korku salmıştır. Filistin davasıyla dayanışmayı büyütmeli ve Gazze soykırımına karşı, Gazze’nin ezilen halklardan ve tüm dünya proletaryasından başka dayanacak dostu olmadığını bilerek seferber olmalıyız. Unutmayalım ki Filistin için dayanışmayı büyütürken kendi ülkemizde sınıf mücadelesini güçlendirmek, Filistin üzerindeki kuşatmayı parçalayacak gerçek ilerlemenin ön koşuludur. Faşizme, emperyalizme, Siyonizm’e ve her tür gericiliğe karşı örgütlü ve cüretli bir savaşın bilincini kuşanalım.

Tags: politik gündemYeni Demokrasi
ShareTweetSendShareScanSend
Önceki Yazı

HKP (Maoist)’in 21. kuruluş yılı kutlamaları için çağrılar sürüyor

Sonraki Yazı

Fransa’da Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne operasyon

Related Posts

Güncel

İsmail Beşikçi beyin kanaması geçirdi

28 Eylül 2025
Güncel

Partizan’ın 5 Ekim çağrısı İstanbul’un dört bir yanında sürüyor

28 Eylül 2025
Dünya

İsrail Gazze’de bir günde 89 kişiyi katletti

28 Eylül 2025
Güncel

Partizan ve ESP’den Aksa Tufanı’nın 2. yıl dönümünde panel

27 Eylül 2025
Güncel

Van’da kayyım tarafından işten atılan işçilerden meşaleli yürüyüş

27 Eylül 2025
Güncel

62 yaşındaki hasta tutsak infazını tamamlaması rağmen tahliye edilmiyor

27 Eylül 2025
Sonraki Yazı

Fransa'da Demokratik Kürt Toplum Merkezi'ne operasyon

Hakkımızda

Yeni Demokrasi’de yer alan yazı, fotoğraf ve haberler kaynak gösterilmek şartıyla kullanılabilir.
Yeni Demokrasi; işçi sınıfı ve emekçilerin, ezilen ulus ve milliyetlerin, geleceksiz bırakılan gençliğin, devrimci tutsakların ve devrimci basının sesidir.

İletişim ve haber göndermek için e-posta adresimiz: yenidemokrasigazetesi@gmail.com

2024 Yeni Demokrasi – Yeni Demokrasi’de yer alan yazı, fotoğraf ve haberler kaynak gösterilmek şartıyla kullanılabilir.
Yeni Demokrasi | işçi sınıfı ve emekçilerin, ezilen ulus ve milliyetlerin, geleceksiz bırakılan gençliğin, devrimci tutsakların ve devrimci basının sesidir.

İletişim ve haber göndermek için e-posta adresimiz: yenidemokrasigazetesi@gmail.com

  • Anasayfa
  • Güncel
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Kadın
  • Gençlik
  • Çevre
  • Kültür Sanat
  • Yazılar
  • Tüm Haberler

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Anasayfa
  • Güncel
  • Emek
  • Ekonomi
  • Dünya
  • Kadın
  • Gençlik
  • Çevre
  • Kültür Sanat
  • Yazılar
    • ANALİZ
    • ANI – ANLATI
    • BİLİM
    • ÇEVİRİ
    • İZLENİM
    • KADIN
    • KOLEKTİF DOĞRULTU
    • MAKALE
    • MEŞA AZADÎ
    • POLİTİK – GÜNDEM
    • TARİHSEL BELLEK
  • Tüm Haberler

Copyleft 2020, dizayn yeni demokrasi
İletişim ve haber göndermek için e-posta adresimiz:yenidemokrasigazetesi@gmail.com