Tarlabaşı Toplumunu Destekleme Derneği’ne (TTM) açılan “fesih” davasının onuncu duruşması bugün İstanbul 18. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.
Aralarında toplumsal cinsiyet temelli çalışan STK’ler ve İstanbul Barosu’nun da olduğu 11 kurum müdahil olmak için mahkemeye dilekçe verdi.
Duruşma öncesinde Çağlayan Adliyesi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında “Hakikatin kazanacağına dair inancımız, bu uğurda gösterdiğimiz çabayı ayakta tutuyor. ‘TTM’yi geri istiyoruz’ diyen Tarlabaşı’ndaki kadınların, ‘bu tehdit hepimize yönelik’ diyen hak savunucularının bize verdiği güçle, bir kez daha duyuruyoruz: Mahalleye döneceğiz!” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada şunlar söylendi:
“Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne açılan kapatma davasının 11. duruşması için yine adliyedeyiz. Bugün her zamankinden de güçlü ve umutlu hissediyoruz, çünkü yanımızda TTM’yi en iyi tanıyanlar, Tarlabaşı’ndan kadınlar ve hak savunucuları var.
“TTM’nin var olma sebebi, Tarlabaşı’nda yaşayan başta çocuk ve kadınların haklara erişimini güçlendirmek. Ancak 4 yıldır mücadele ettiğimiz karalama ve taciz kampanyası bizi mahalledeki çalışmalarımızdan alıkoyuyor. Tarlabaşı’nda yaşayan kadınlar ve çocuklar, toplumsal cinsiyete dayalı şiddetten korunma seminerlerinden oyun gruplarına, ebeveyn danışmanlığından fotoğraf atölyelerine kadar mahalleli için, mahalleliyle birlikte geliştirdiğimiz onca faaliyetten ve binbir emekle kurduğumuz güvenli alanlarından mahrum ediliyor. Sözde kadınları ve çocukları korumak için TTM’ye yönelttikleri nefret aslında tam da kadınları ve çocukları hedef alıyor. İstanbul’un en çok ayrımcılığa ve yoksulluğa maruz bırakılan semtlerinden Tarlabaşı, bu kez kendi çıkarları için yalanlar söylemekten çekinmeyen bir avuç muktedir yüzünden ötekileştiriliyor. Kapatma davalarıyla, polis taciziyle, mühürlemelerle mücadelemiz, sadece TTM için değil; başta TTM’nin var oluş sebebi, mahalledeki kadın ve çocuklar için. Bugün yanımızda olan mahalleden dostlarımız, bu mücadeledeki ısrarımızı daha da pekiştiriyor.
“TTM’ye yönelen bu nefret kampanyası mahalleye ek olarak özgür sivil toplum için çalışan tüm hak savunucularını da hedef alıyor. Buradan hareketle, bugünkü duruşmada barolar ve hak örgütlerinden oluşan toplam 11 kurum, TTM’nin yanında davaya feri müdahil olmak üzere mahkemeden talepte bulunacak. Aralarında insan hakları, kadın hakları ve toplumsal cinsiyet, örgütlenme özgürlüğü ve psikoloji alanında çalışan örgütlerin de olduğu bu kurumlar, 4 yılı aşkın bir süredir devam eden bu sürecin bütün sivil alanı hedef aldığının bilinciyle bu talepte bulunuyorlar. Bugün TTM’ye yönelen baskı, herkese gözdağı veriyor: Yalan ve iftiralarla dolu bir sosyal medya linci, kapatma davalarına, ceza davalarına, polis tacizine, para cezalarına yol açabilir, her örgüt fiilen çalışamaz hale getirilebilir. İşte bu keyfiliğin, adaletsizliğin, acımasızlığın karşısında hak savunucuları, sembolik hale gelen TTM mücadelesinde yanımızda konumlanıyor.”
Mahkeme heyeti yasal bir karar bildirmeden basını mahkeme salonuna almadı. Dava, 21 Ocak saat 10.00’a ertelendi.
(HABER MERKEZİ)